Dsm-5’e göre paranoid kişilik bozukluğunun asıl niteliği, diğer insanların güdülerini kötü, art niyetli yorumlayarak diğer insanlara karşı yaygın şüphe ve güvensizlik durumudur. Bu bozukluğa sahip olan kişiler bir durumun için delil olmasa bile diğer insanların kendisini kandıracağını ve zarar vereceğini düşünür. Çocukluk döneminde yaşanan negatif olaylar ve travmalar yetişkinlik dönemindeki paranoid kişilik bozukluğunun gelişmesinde güçlü tutumu vardır.
Paranoid kişilik bozukluğu erken ergenlikte başlamaktadır.
Paranoyak Ne Demek?
Başkalarına veya kendine karşı normal seviyenin üstünde aşırı kaygı, şüphe ve endişe içinde olma halidir. Kişi etrafında insanlara karşı alışılagelmemiş şüphe ve fikirler ile yaşamaktadır. Bireyde diğer insanlara karşı olarak devamlı güvensizlik ve şüphe oluşmaktadır.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Nedir?
Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan kişi, kuşkucu, alıngan ve kuruntulu kişilik özellerine sahiptir. Diğer insanların hareketlerinden kaynaklı kendilerine yönelik olumsuz bir tutum, kötülük gelebileceğini düşünerek her an dikkatli bir şekilde kendini savunmaktadır. Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan bireyler hemen küserler, duyduğu negatif cümleleri ve fikirleri kendi üstlerine almaya yönelik eylemde bulunurlar. Çok fazla kıskanç, kindar, olayları çok fazla büyütme ve huzursuzluk çıkartmaya yönelik hareketleri vardır. Diğer insanlara karşı burnu dik, özgüvenli, mesafeli davranan ve negatif tutum kaldıramayan özellikleri vardır. Karşısındaki insanın sürekli olarak kötü niyetli olduğunu belirtir. Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan kişi genellikle huzursuzdur ve kızgınlık duyguları çok fazladır.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?
Psikolojik rahatsızlıkların en büyük etmenleri genetik, biyolojik, sosyolojik ne nörolojik etkenlerdir. Hemen hemen tüm psikolojik vakalarda bu etmenleri görürüz. Bunun yanı sıra bu konuda bireyin çocukluktan itibaren yaşadığı duygusal veya fiziksel travmalar, yetiştirilme tarzı ve ortamı gibi bir insanın güvenini kırabilecek veya başkalarından hep şüphe duyabileceği bir ortama maruz kalması sayılabilir.Paranoid kişilik bozukluğunun olmasında; tehlikeli bir ortamda yaşamak, aşırı stresli olan ortamlarda bulunmak, kaygı, madde kullanımı ve depresyon paranoid kişilik bozukluğun oluşmasında etkilidir.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Olan Bireylere Nasıl Davranılmalıdır?
Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan bireylere nasıl davranılması gerekmektedir;
- Bu kişilere karşı açık sözlü olmak ve dürüstlüğünüz korumak önemlidir
- Bireyin verebileceği, verdiği fazla tepkilerden uzaklaşmaya gayret gösterin. Hisleri ve fikirleri hoşunuza gitmese, mantıksız gelse de yargılamamaya ve empati kurmaya özen verin
- Öfke kontrolünüzü denetim altında tutmaya gayret gösterin
- Şaka bile olsa yalan söylenmekten kaçınılmalıdır.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Olan Bireyle Yaşamak
Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan bireyle yaşamak, anlaşmak zor olan bir durumdur. Bireyin kişilere yönelik olarak duyduğu kendine zarar verebileceği ve şüphe duygusu kişinin tek başına kalmasına sebebiyet verir. Bu süreçte sosyal çevresinin ve yanında bulunduğu bireylerin güven duygusunu verecek şekilde yaklaşması önemli olandır. Kişinin söylemlerine karşı düşünceleri desteklenmemeli ama itiraz da edilmemelidir. Bireyin yaşadığı bu sürece empati ile yaklaşıp profesyonel destek alınmasını sağlamak doğru olandır.
Paranoid Kişilik Bozukluğuna Ne Sebep Olur?
Paranoya peşinden başka ruhsal bozukluklara zemin hazırlayabilir. Paranoyaya sahip bireyler bir psikolog veya psikiyatri eşliğinde çalışma yapmalıdırlar. Çünkü bunu yaşayan bireyler, bir olaydan kaynaklı oluşabilecek olumsuz sonuçlara çok yüksek derece inanç gösterip bunlar için kaygı ve endişe içinde bulunmasıdır. Kontrol altına alınamayan bu süreçler kişinin kendisi ve çevresi için zorlayıcı durumlar doğurabilir.
Paranoya Tehlikeli Mi?
Paranoid kişilik bozukluğuna sahip olan kişide şiddet faktörüne dikkat edilmelidir ve ona yönelik gerekli önlemler alınmalıdır.Paranoidkişilik bozukluğuna sahip olan kişiler öfke, nefret ve alınganlık gibi fazla olan duygular yaşamaktadırlar. Hastanın sağaltım sürecini kabul etmesi önemli olup sağaltım aşamalarını, süreçlerini istemesi gerekmektedir. Böylelikle paranoid kişilik bozukluğu tehlike bir hal almayabilir. Paranoid kişilik bozukluğuna sahip bireyler sağaltım sürecine adım atmazsa iş yaşamlarını, sosyal yaşamlarını ve aile içi ilişkilerinde sürdüremedikleri bir gidişat olur.