Sadakatsizlik, çiftler arasında dile getirilen ya da dile getirilmemiş bir varsayım olan “sadık kalma sözünü” tutmamasıdır. Aldatma davranışı, toplumsal ve kültürel öğretiler ile yanlış olarak görülse de görülme sıklığı oldukça yüksektir. Herkesin sadakatsizlik olarak gördüğü şey farklıdır, örneğin bir partner sadakatsizliği sadece cinsel beraberlik olarak algılarken, diğeri duygusal bir bağı da sadakatsizlik olarak sayabilir.
Bazı bilimsel çalışmalara göre, erkekler genellikle partnerinin fiziksel yakınlığını daha olumsuz karşılarken, kadınlar duygusal yakınlığa daha hassas tepki gösterebilmektedir. Sadakatsizlik sonucunda çiftler farklı şekillerde ilerlemeye karar verebilirler. Boşanma, duygusal olarak boşanma, bir uzman desteği almak, normal hayata geri dönmeye çalışmak bu seçeneklerden bazılarıdır. Aldatma şekilleri farklılık gösterse de ilişkilerde ciddi hasara yol açtığı kesindir.
Sadakatsizliğe uğrayan kişi birçok farklı ve yoğun duygular yaşamaya başlar, sosyal ve psikolojik olarak zorlu süreçlerden geçer. Daha önce partnerlerin birlikte inşa ettikleri temel güven birliği zedelenir.
Sadakatsizlik Nedir?
Literatüre bakıldığında sıkça rastlanan sadakatsizlik türleri; sadece duygusal, sadece cinsel ve hem duygusal hem cinsel aldatma olarak belirtilmektedir. Duygusal sadakatsizlik, kişinin partneri dışında başka biri ile yakın duygusal bağ ve ilişki kurması olarak tanımlanır. Cinsel sadakatsizlik ise, kişinin bir başkasıyla cinsel ilişkide ya da yakınlıkta bulunması şeklinde olur. Hem cinsel hem de duygusal sadakatsizlikte ise bu iki durumu aynı anda yaşanır.
Sadakatsizliğin Nedenleri
Sadakatsizliğe uğrayan kişi aldatma davranışına bir açıklama bulmak ister. Bunun tek ve net bir açıklamasını yapmak oldukça zordur. Ancak araştırmalara göre bireysel, ilişkisel ve çevresel bazı faktörler etken olarak bulunmuştur.
- Bireysel Faktörler: Literatüre bakıldığında aldatan bireylerin stres altında zayıf karar verdiği, olumsuz duygularını arttırabilecek çatışmalardan kaçma eğilimleri ve sosyal destek arayışları gibi çeşitli mekanizmalar bulunmuştur. Endişeli veya depresif kişilerin, partnerlerinin destekleyici bir rolü yoksa sadakatsizliğe yönelme olasılığı daha yüksek bulunmuştur. Buna ek olarak, bireyin öz denetim becerisi, sorumluluk, öz saygı ve bilinçli karar verme gibi diğer kişilik özellikleri de aldatma davranışında önemli rol oynamaktadır. Ancak aldatma davranışı ile en ilişkili tutum kişinin sadakatsizliğe yönelik özgürlükçü tutumu ve geçmiş aldatma deneyimleridir. Ayrıca alkol tüketimi ve kötüye kullanımı kişinin sadakatsizlik eğilimini arttırabilir. Diğer bir bağımlılık olarak seks bağımlığı da bir risk faktörüdür.
- İlişki Dinamikleri: Çiftlerin ilişkisel dinamikleri, örneğin ilişki memnuniyeti, çatışma ve bağlanma stilleri sadakatsizlik ile ilişkili olarak bulunmuştur. İlişki doyumu ve mutluluğu ile iyi eş uyumu daha düşük aldatma oranı ile ilişkiliyken, tersine, ilişki doyumsuzluğu ve istikrarsızlığı daha yüksek aldatma oranı ile ilişkilidir. İlişkideki düşük cinsel ve duygusal tatmin kişilerin yeni deneyimlere katılmasına neden olabilmektedir.
- Partner bağlanma stili: Sadakatsizliğin önemli bir belirleyicisidir. Güvensiz bağlanma stilleri sadakatsizlik ile ilişkilendirilmiştir.
- Çevresel Faktörler: Güç ve gelir, sadakatsizliği artıran kaynak özellikleri olarak kabul edilir ancak bu koşullar uygun olduğunda aldatma davranışı oluşacağı anlamına gelmez. Aynı kaynaklara sahip iki kişinin aldatma motivasyonu farklı olacaktır. Fırsatların yani potansiyel partnerlerin sayısında artışın aldatma şansını arttırabileceği yönünde görüşler mevcuttur.
Sadakatsizliğin Belirtileri
Aldatma davranışını tespit etmek kolay olmadığı gibi aşağıda bahsedilen belirtiler bir kesinlik sunmamaktadır. Ancak bazı sadakatsizlik işaretleri yaşanan durumu anlamlandırmak için faydalı olabilir.
- Davranışsal Belirtiler: Açıklanamayan harcamalar, gizli sosyal medya hesapları, gizli kredi kartı faturaları, başkalarına ait özel eşyalar, şifreli mesajlar ve bilinmeyen numaralardan gelen cevapsız çağrılar, davranışsal ipuçlarıdır. Ayrıca partnerin değişen alışkanlıkları (spora başlaması ya da giyiminde bariz değişim), cinsel ve fiziksel yakınlıktan kaçınması ve bariz yalanlar söylemesi belirtiler arasındadır. Ancak bu belirtilerin yoğunlukta olması gerekir, yalnızca bir belirtiye sahip olması yeterli değildir.
- Duygusal Belirtiler: Bütün bu davranışsal ipuçlarına ek olarak aldatan partner sinirli, çabuk öfkelenen, aşırı tepkisel bir halde olabilir. Örneğin yapılan bir sürpriz bir ziyarete karşı aşırı tepki verip kızabilir. Ya da sürekli dalgın ve düşünceli bir ruh halinde olması da görülebilecek bir duygu belirtisidir. Ek olarak aldatan kişi partneri ona dokunduğunda yabancıymış gibi tepki verip irkilebilir. Partneri sürekli suçlama ve eleştirme giriminde bulunabilir.
Sadakatsizliğin Etkileri
Sadakatsizliğin bireysel etkileri ilişki üzerinde yıkıcı etki yarattığı gibi bireysel olarak da oldukça olumsuz etkiler yaratabilir. Kişi kendi öz değerini ve saygısını sorgulayabilir. Travmatik bir etkiye sahip olabilecek bu olay ile kişinin kendine, dünyaya ve geleceğe olan bakış açısında değişimler ve sarsılmalar yaşanabilir. Kendini suçlama, yas süreci, güvensizlik sorunları, kaygı belirtileri bu sürece çoğunlukla eşlik eder. Kişi bu sadakatsizlikten sonra güvendiği diğer kişilerden de şüphe etmeye başlayabilir.
Sadakatsizlik ve ilişikler üzerindeki etkileri, ilişki üzerinde yıkıcı bir etki yaratarak ayrılık veya boşanmaya yol açabilir. Ancak sadakatsizliğe verilen tepkiler kişiden kişiye önemli ölçüde değişir. Aldatma davranışı ayrılıkla sonuçlanmasa bile ilişkide istikrarsızlık, güven kaybı ve çatışma ortamı yaratır. Ancak aldatma özellikle de aralarında güvensiz bağ olan çiftlerde güveni tamamen yok etmeyebilir. Veya her iki taraf da iyileşme konusunda çalışmaya istekli olabilir.
Sadakatsizlikle Başa Çıkma Yöntemleri
Aldatmanın yarattığı acıyla başa çıkmak oldukça zorlayıcı olabilir, ancak sabır ve öz bakım ile bu süreçte iyileşme mümkündür. İlk adım olarak, ilişkinin devam edip etmeyeceği konusunda hemen karar vermek yerine kendinize zaman tanımalısınız. Duyguların yoğun olduğu bu dönemde aceleci davranmamak akıllıca olacaktır.
Ayrıca, öz şefkat pratikleri yaparak kendinize karşı nazik olmalısınız. Acının hemen geçmesini beklemek veya kendinize karşı olumsuz konuşmalar yapmak yerine, bu süreçte iyileşmenin zaman alacağını kabul etmek önemlidir.
Bireysel Baş Etme Yöntemleri
Aldatmanın acısına katlanmak zor olabilir ancak kişiler sabır ve öz bakım ile acıyla başa çıkmayı öğrenebilirler. İlk olarak ilişkinin devamına dair karar konusunda kişi kendisine zaman vermelidir. Bu denli yoğun duyguların içine, bunalmış bir halde acele etmemek akıllıca olabilir. Ayrıca öz şefkat pratikleri yapmak bu dönem için gereklidir. Çünkü kişi acı hemen geçsin isteyebilir ya da içsel olumsuz konuşmaları baş gösterebilir. Bu dönemde kişi kendine bunun üstesinden gelmenin zaman alabileceğini hatırlatmalıdır. Özbakımın iyileşmede yeri önemlidir, yeterli yemek ve su tüketimi, uyku, doğada vakit geçirme, sosyal bağları sürdürme gibi pek çok alanı kapsar. En önemlisi noktalardan biri de kişinin sevdiği kişilerden yardım talep etmesi, onlarla vakit geçirmesi ve bu konudaki deneyimlerini paylaşmasıdır. Ayrıca psikoterapi sadakatsizliğin açtığı yaraları iyileşme konusunda oldukça yardımcıdır. İlişki devamı kararından ne olursa olsun kişiler bireysel veya çift terapisine başvurabilir.
İlişkiyi Onarma ve Yeniden İnşa Etme
İlişkinin yeniden inşası için ilk olarak aldatan kişinin partnerinin duygularını anlaması ve savunmaya geçmeden sorumluluğu kabul etmesi gerekir. Bu kişinin zayıf yönlerinin farkına varması, neyin yanlış gittiğine dair içgörü kazanması ve partnerine geri dönme nedenlerini keşfetmesi gerekir. Sadakatsizlik sonrasında ilişkiyi onarma kararı alınması durumunda sadakatsiz olan kişi ilişkisine son vermeli ve 3.kişi ile olan tüm temasını kesmelidir. Bu “ikinci şans yok” kuralı sadakatsizlik için bir caydırıcıdır. Ancak defalarca şans tanımak tekrar etme şansını arttıracaktır.
Aldatma sürecini aşmak karmaşık bir süreçtir ve neredeyse her zaman deneyimli bir terapist gerektirir. Güvenli bir ortamda incinmiş duyguları ifade edebilmek iyileşmeyi kolaylaştırabilir. Bu noktada çiftler çift ve aile terapisi desteğine başvurabilir. Çift terapisine ek olarak bireysel terapi de faydalı olabilir. Bireysel terapide kişi, ilişkiye dair düşüncelerini, duygularını ve tepkilerini, ilişkilerini onarmak için motivasyonunu ve ileriye dönük beklentilerini anlama imkânı bulabilir. Bu netlik, daha sonrasında çift terapisine başvurulursa kişinin kendinizi daha iyi ifade etmesine yardımcı olabilir. Ancak çitler ilişkide kalma kararında ise çift terapisi güveninin yeniden inşası ve utancı aşma konusunda yardımcı olabilir.
Sadakatsizliğin Önlenmesi İçin Öneriler
İlişkilerde sadakatsizliği önlemek, düzenli ve bilinçli çabalar gerektirir. Partnerinizle olan bağınızı güçlendirmek ve olası sorunların önüne geçmek için aşağıda yer alan önerileri günlük yaşamınıza dahil edebilirsiniz. Bu öneriler, ilişkinizin sağlam kalmasına ve birbirinizle olan duygusal ve fiziksel bağınızı kuvvetlendirmeye yardımcı olacaktır.
Sadakatsizliği Önlemek İçin Yapılması Gerekenler:
- Günlük Durum Paylaşımı: Sabah vedalaşmadan önce veya akşam yatmadan önce partnerinizin hayatında olup bitenler hakkında bilgi edinmeye çalışın. Gününün nasıl geçtiği, heyecan verici ya da can sıkıcı detayları öğrenmek ilişkinizi derinleştirebilir.
- Fiziksel Yakınlığı Artırın: Her gün sonunda sarılmak ve öpüşmek, aranızdaki yakınlığı artırır. Bu fiziksel temas, duygusal bağınızı güçlendirir ve günün stresini hafifletir.
- Stres Azaltıcı Konuşmalar Yapın: Partnerinizle en az 20 dakikalık stres azaltıcı konuşmalar yapın. Bu konuşmalar, biriken duygusal yükleri hafifletir ve birbirinizi daha iyi anlamanızı sağlar.
- Olumlu Davranışları Takdir Edin: Partnerinizin yaptığı her olumlu davranışı fark edin ve takdir edin. Hayranlık duyduğunuz şeyleri ifade etmek, aranızdaki bağı kuvvetlendirir ve partnerinizin kendini değerli hissetmesini sağlar.
- Düzenli Randevu Geceleri: Haftada bir kez, sadece ikinize ait bir randevu planı yapın. Bu özel zaman diliminde ihtiyaçlarınıza göre, ilişkideki endişelerinizi ve korkularınızı konuşmak yada özel ve eğlenceli zaman geçirerek birbirinize daha da yakınlaşabilirsiniz.
Bu öneriler, ilişkinizi sağlıklı bir şekilde sürdürmenize ve olası sadakatsizlik risklerini minimize etmenize yardımcı olabilir. Unutmayın, ilişkinizi güçlü tutmak için düzenli olarak çaba göstermek ve partnerinize karşı duyarlı olmak önemlidir.
Sadakatsizlik her zaman ilişkinin sonu mudur?
Aldatma sonucunda kişi ilişkide kalmalı mıyım, her şey eskisi gibi olabilir mi gibi düşünebilir. Kesin olan bir şey var ki yeniden sevmeyi-bağlanmayı öğrenmek zaman alan bir süreçtir. Güveni yeniden kazanmak her iki taraf için de son derece zor olsa da umutlu olmak için sebepler vardır. Zamanla, sadakatsiz partnerin ilişkiye öncelik vermeye istekli olması ve söz ve eylemleriyle güvenilirliğini göstermesi gerekir. Sadakatsizlikten sonra bir ilişkiyi yeniden inşa etmek mümkündür ancak birincil koşul aldatan kişinin pişmanlığını ifade etmesi ve eyleminin sorumluluğunu almasıdır. Suçlama aşaması sonlandıktan sonra sadakatsizlik yapan kişinin ilişkiyi öncelik haline getirmesi gerekir.
Sadakatsizlik sürekli tekrar edecek bir davranış mı?
Sadakatsizliğin sürekli tekrar edip etmeyeceğine dair kesin bir cevap yoktur, ancak bazı uyarı işaretleri bu davranışın tekrarlanma olasılığına işaret edebilir. Aldatan kişi, aldatmayı etik dışı bir davranış olarak görmüyorsa, bu konuda rahat ve küçümseyici bir tutum benimsemişse, aldatma davranışının sorumluluğunu almıyorsa, geçmişte sık sık yalana başvurduysa, açık iletişimden kaçınan ve gizemli bir yapıya sahipse ve aldatmanın partnerinde yarattığı acı ve güvensizlikle empati kuramıyor ya da bunu reddediyorsa, sadakatsizliğin tekrarlanma ihtimali daha yüksek olabilir. Bu tür davranışlar, ilişkideki güveni zedeleyen ve sadakatsizliği sürdürebilecek bir tutumu yansıtabilir.